Daha önceleri de GazeteABC’ye şikayetlerini dile getiren Dürdane
Köyü sakini Mustafa Özçetin köylerinin 40 metre yakınından geçirilen yüksek
gerilim hattı hakkında TEİDAŞ, İdare Mahkemesi, iktidarın tüm milletvekilleri
ve İl Belediye Başkanlarına sıkıntılarını gerek sözlü gerek yazılı bir şekilde
dile getirmelerine rağmen Dürdane Köyü'ne kimsenin sahip çıkmadığını, konu ile
ilgilenilmediğini ve artık bütün ümitlerinin yazmış olduğu dilekçeyi insanlarla
paylaşmak olduğunu dile getirerek GazeteABC’nin kapısını çaldı.
Mustafa Özçetin bir an önce bu yapılan haksızlığa karşı
birilerinin Dürdane Köyü’nün sesini duymasını ve harekete geçmesini istiyor.
Mustafa Özçetin’in şikayetini ve isteğini dile getirdiği
dilekçe aynen şöyle:
"DÜRDANE KÖYÜNE BÜYÜK ZULÜM YAPILIYOR.
Bandırma’dan Orhangazi’ye giden 380.000 kW’luk iki adet
yüksek gerilim hattı köüyümüzün binaları ve okulun 40 metre yakınından
geçiriliyor. Temmuz ayından itibaren TEİDAŞ 2. Bölge Müdürlüğüne, Enerji Bakanlığı
İletişim Hatları Genel Müdürlüğü’ne sağlımıza zarar verecek olan bu hattın, bir
veya iki direğin daha uygun olan devlete ait çalılık yere kaydrılıp 2000
nüfuslu bu köyün sağlına zarar verilmemesi için sözlü ve yazılı itiraz
dilekçeleri verdik. Ayrıca İdare Mahkemesine dava açtık.
Derdimize çare aradık, biz bunu talep ederken yetkililer işi
hızlandırıp köye zarar verecek olan direkleri acil olarak dikip oldubittiye
getirdiler. Bir direğin toprak zemin masrafı 50.000 TL. 2.000 nüfuslu köyümüze
50.000 veya 100.000 TL’lik yatırımı öne sürüp bizlere değer vermediler. İnsan sağlığını
önemsemediler.
İktidarın tüm milletvekillerine, il başkanlarına, belediye
başkanlarına sıkıntımızı dile getirdik. Yetkililerin tümünü haberdar ettik. Ancak
hiçbiri 2.000 nüfuslu köyümüze sahip çıkmadılar.
Köyümüz insanları bu kötülüğü ve zulmü haketmiyor. Köyümüz 700
yıllık Osmanlı’nın ilk köyüdür ve Orhangazi zamanında kurulmuştur. Dönüşü varken
bu yanlıştan bir an önce dönülsün.
“İnsanı yaşat ki millet yaşasın, milleti yaşat ki devlet
yaşasın” diyen vasiyet eden Şeyh Edebali kültüründen geliyoruz.
Bir haksızlık bir yanlışı görüp susan dilsiz şeytandır diyen
peygamberimizin seveni, bağlısı ve inananıyız.
Dünyada değişmeyen tek kural ve şart vardır o da
yaradanımızın emir ve yasaklarıdır. Bunun haricindeki söz ve kurallar
teferruattır.
Benim devletim 4 milyon mülteciye sahip çıkıyor. Balkanlar’a,
Afrika’ya destek oluyor. Belediyelerimiz sokaktaki köpeğe, kediye bakım merkezi
açıyor, sahipleniyor ne mutlu merhamet iyidir, insanidir. Fakat bizlerin, 2.000
nüfusun bir hakkı, hukuku yok mudur?
Son sözüm bu derdimizi sahip çıkması gereken iktidar
vekillerimiz, il yönetimindeki yerel siyasetçilerimiz, TEİDAŞ Sorumluları,
derdimize sahip çıkmazsanız hakkımızı helal etmiyoruz.
Sorumlu olanları kıyamete kadar unutmayacağız. Sizlerde bu
köyün üzerindeki direkleri gördükçe vicdanınızla baş başa kalın.
Sonuç alamazsak bizlere de yazıklar olsun, köyümüze sahip
çıkamadık. Bizlerden sonra tüm yaşayacak olan nesillerin hayatlarını karattık.
PAYLAŞ, BELKİ BİR VİCDANLI, MERHAMETLİ İDARECİMİZ BU ZULME
VE HAKSIZLIĞA DUR DER.
Bu zulme ve haksızlığa karşı gönlümün, vicdanımın sesini
yazıya döktüm.
Dürdane Köyü Halkından
Mustafa ÖZÇETİN"