İnegöl Belediye Başkanı Alinur Aktaş İle Kültür Köprüsü Doğubayazıt’ta;
Bildiğiniz üzere 2023 prodüksiyon olarak tam 6 yıldır Kültür Köprüsü programı ile yurdumuzu adım adım dolaşıyor, gah bir Anadolu kasabasında, gah bir dağın engin yaylasında karşınıza çıkıyoruz.
Bu haftaki durağımız sonsuza kadar güneşin ülkemize ilk olarak doğduğu ve doğacağı, barışın ve kardeşliğin özlemini çeken, vatanı bildiğini korumak için mücadelede devleti ile birlikte hareket eden doğunun parlayan yıldızı Doğubayazıt oldu.
Bu hikaye çok su götürecek olsa da, biraz tarihsel süreçten bahsederek başlamak isterim.
Bundan yıllar yılar önce idi. İslamın sancağını ve Osmanlı mimarisinin bölgedeki son örneğinin inşa edildiği ishak paşa sarayı ve etrafı, bu kadim medeniyetinin beşiği idi.
Cumhuriyet dönemine gelindiğinde değişen yasalar ve maddi olarak güçlenen yöre halkı ovaya inmeye başladı ve şimdiki Doğubayazıt’ı kurdu.
İshakpaşa sarayı ise tarihe ışık tutarak güneşin doğuşundan batışına kadar bölgede tüm ihtişamı ile tarihi kardeşliği, İslami varlığı ve tarihsel zenginliğini sergilemeye devam ediyor.
Yıllarca barış ve huzur içerisinde yaşayan Doğubayazıt’ın güneşinin üzerine 1980 li yılların başında bir kara duman çöktü, ayrılık, zulüm ve ölüm kusuyordular.
Neredeyse kırk yıl oldu, Doğubayazıt’ın gülen yüzü solalı.
Çiçekler boyun bükmüş acı ve kederli türküler dolaşmaya başladı ovalarında çayırlarında.
Meşhur türküde anlatılırdı, Ağrı dağından uçtum, çayır çimene düştüm diye, oysa şimdilerde çayır çimenler yerlerini mezar taşlarına ve bozkırlara terk etmiş durumda.
Devlet ise yıllardır unuttuğu bölge halkını, adeta terk etmişti.
Ölümün ve terörün esiri haline gelen halk şimdilerde ise devletin güçlü duruşu ve kararlılığı ile yeniden var olmanın ve yeniden uyanışın peşinde.
Son çıkan ohal kapsamında devletten aldığı kaynakları halka hizmet olarak vermesi gerekirken, terörü destekleyerek halka ölüm yağdıran hain örgütlere veren belediye başkanı görevden alınarak yerine, Devletin yeniden halkın babası olduğunu ve devlet babanın tüm güçleriyle halkın yanında olduğunu bildirmesi ile hayata geçirilen Kayyum atamaları Doğubayazıt için umut oldu.
Bu bağlamda Doğubayazıt kaymakamı Ulaş Akhan Belediye başkan vekili olarak görevlendirildi.
Kolay değildi elbette, kaybedilen kalplerin yeniden fethi. Kolay değildi yeniden devletine güvenmek.
Ama Kaymakam Ulaş ve ekibi öyle şeyler yapmaya başladı ki, yeniden güneş özgürlük için doğmaya başladı Şubat 2017 de.
Kaymakamın görev ye yetileri sınırlıydı elbette bu nedenle Adatet ve Kalkınma Partisinin müthiş bir uygulama ile Türkiye de kayyum atanan 71 belediyeye birerde koordinatör belediye başkanı atadı.
Doğubayazıt şanslı olan ilçelerden, çünkü üç dönemlik beceri ve başarıları ile adeta bir belediyecilik hazinesi olan İnegöl Belediye Başkanı Alinur Aktaş Doğubayazıt’a görevlendirildi.
Şubat 2017 den buyana ilçeye hizmet veren Aktaş aynı zamanda altı ayda beş kez bölgeye gitti.
Söylediğim gibi kolay değildi ama bir yerden başlamak gerekiyordu.
Aktaş öncelikle temizlik imandandır düsturu ile şehri temizleyerek başladı işe.
Önceleri pislik içerisinde olan sokak ve caddeler, artık tertemiz ve çiçeklerle süslenmiş durumda.
Sohbetimiz sırasında Başkan Aktaş, şehirdeki her şeyi değiştirebiliriz, yer altı yer üstü yatırımlar ile Doğubayazıt bambaşka olabilir ama, asıl değişiklik beyinlerde ve sosyal yaşam anlayışında olmalı. Bunu başarabilirsek Doğubayazıt halkı da tüm Türkiye de mutlu olacak.
Doğubayazıt mutluysa Türkiye mutlu, Doğubayazıt güvenli ise Türkiye güvenli, güneydoğu kalkınırsa Türkiye kalkınır diyerek, yeni yatırımların devlet garantörlüğünde yapılabileceği vurgusu yaptı.
İlk kez iki bakan birden Doğubayazıt’ta;
Kültür ve turizm bakanı Numan Kurtulmuş ve Aile ve Sosyal politikalar bakanı Dr. Fatma Betül Sayan Kaya, Doğubayazıt!ta İnegöl belediyesinin büyük gayret ve destekleri ile yapılan, Ahmed-i Hani Kültür sanat ve Turizm Festivaline katıldı.
Her iki bakanda İnegöl Belediye Başkanı Alinur Aktaş için övgü dolu sözler söyledi.
Doğubayazıt belediyesinin hemen karşısındaki caddeye İnegöl Caddesi adı verilmesi de dikkatlerden kaçmadı.
İnegöl caddesi tertemiz ve modern yüzü ile şehre çok yakışmış.
Doğunun en doğusunda olmak farklı duygular uyandırdı bizde. Bölge halkının yüzünde hala terör korkusu hakim.
Saatte bir başınızın üzerinden geçen askeri helikopterler adeta her an teyakkuzda olunduğunun işareti.
Doğuda Çocuk Olmak.
Hepimiz çocuk olduk.
Hiçbir zaman eve kimin ekmek getirdiğini, giydiğimiz ayakkabının nasıl alındığını düşünmedik ve sorgulamadık. Babalarımız alır biz giyeriz çünkü.
Ama doğunun çocukları farklı.
Her biri bir büyük adam, kimi 6 kimi 7 kimi 11 yaşlarında.
Her birinin elinde boya sandığı niyetine kullandıkları birer poşet ile kendi ekmeklerini ve kendi ayakkabılarını almanın peşindeler.
Hemen hemen her köşede bir boyacı çocuk var.
İçlerinden bazıları yanımıza geldi, o kültür dolu kendi şiveleri ile abi siz ne yapıyorsunuz, bizde televizyonda çıkacak mıyız diyerek sohbete koyuldular.
Bizim için fırsattı bu, geleceği nasıl olacaktı Doğubayazıt’ın çocuklar ne düşünüyordu bu sorulara cevap aradık.
İçlerinde iki tanesi fettandı. Daha biz soruyo sormadan. “Abi görüyorsunmu şu işçileri bunlar belediyenindir, daha önce çok pisti buralar şimdi pırıl pırıl. Bu İnegöl’den gelen başkan var ya ağabey, bu başkan hepsini temizlettiriyor. Allah razi olsun dedi.”
“Diyer büyük yürekli küçük çocuk; ağabey burada çok köper varidi gelen başgan hepisini toplattirdi Allah razi olsin kokuyorduk dedi.”
Çocuktan al haberi,
Yetişkinler ile yaptığımız sohbetlerde şikayetler dinledik. Kimi kayyum uygulamasından şikayetçiydi kimi ise kaymakama ulaşamamaktan.
Ama gerçek çocukların yüzünde ve gözlerinde gizliydi. Onlar mutluydu.
Ahmed-i Hani festival açılışındaki resmi törende istiklal marşına eşlik eden çocuklar barış huzur ve birlikte yaşama duygumuzu pekiştirdi.
Gitmeden göremezsiniz gerçekleri, bilemezsiniz, duyamazsınız sessiz çığlıkları, doğunun bozkırında yalnız doğan çocukları işitemezsiniz gitmezseniz.
Doğubayazıt’a gidin, yalnız bırakmayın çocukların yarınlarını. Karanlıkta kalmasın umutları. Türküler söylenirdi Ağrı dağından uçtum çayır çimene düştüm diye, gidin görün çayır çimenleri.
Türkülere eşlik edin çayırlarda, bozkırlardaki çobanlara selam verin, selam verin geçmişe, selam verin geleceğe.
İnanmışlar;
Seyahat süresince devlet elini üzerimizden hiç çekmedi, Ağrı valiliği ve Doğubayazıt Kaymakamlığının tahsis ettiği polis ekipleri bir an olsun yanımızdan ayrılmadı.
Bu sayede bir çok polis ile sohbet etme imkanı bulduk.
Yaşları 23 ile 30 yaş arasındaki genç polislerin yüzündeki kararlıklık bize güç ve inanç aşılıyordu.
Öğle ki 15 temmuz ihanetinde Doğubayazıtta kışladan çıkan 20’nin üzerinde tankı yine aynı kışladaki askerler ve onlara geçit vermeyen genç polisler durdurmuş.
Kimi Kahramanmaraşlıydı kimi Tekirdağlı hepside inanmış, ve vakur duruşları ile birer vatan evladı ve kahraman Türk polisleri ve Türk Askerleri.