Bazen geç kalırız, kimi zaman okula,kimi zaman işe,kimi zaman eve, yinede ertesi gün hiç bir şey olmamış gibi devam ederiz hayata.
hayata geç kalmak olmaz tabi, her şeye her olumsuzluğa rağmen gülümsemek gerekir ya hayata. işte bu günde, ülkemizde çokta yabancı olmadığımız durumlar ve dıramlar yaşanıyor hayata dair.
Kimilerimiz gidin artık neden geldinizki diye sorgular gözlerle bakıyoruz onlara, onlar demişken hani Atalarımız dediğimiz herseferinde övündüğümüz ve Çanakkalede mezar taşlarını sevdiğimiz onlar, onlar bu vatan için canlarını hiçe sayan Suriye'li Filistinli, dedelerin çocukları onlar.
şimdi kolay tabi git demek, kolay bir lokma ekmeyi bölmemek,
oysa zordu doğduğun toprakları 1915 de geride bırakıp ölüme yürümek, zordu sevdiklerinden ayrılmak.
şimdi kolaymı sanıyoruz yıl 2016 evini geride bırakıp yine gelmek Anadoluya, hani dedelerinin kafire çiynetmemek için canlarını hiçe saydığı Anadolu'ya misafir gibi gelmek, horlanmak sonra trafik ışıklarında,
görmezden gelinmek kolaymı, size şimdi nekadar para verseler gidip bir ekmek parası için dilenebilirsiniz. sorarım size kendi topraklarında değilmi şimdi bu insanlar. dün ama dilediğimiz yardım için cephe cephe siper siper bucak bucak koşan Suriye'liler bu gün yabancımı bu topraklara.
Rejim zulmünden Amerika ve Avrupa zulmunden kaçan insanlara bu gün bir lokmayı çokmu görür oldunuz. oysa onların dedeleri ecdadımıza yardım için canlarını çok görmediler.
susmayın Suriye dıramı yaşayan insanlara sahip çıkalım.