Adalet ve Kalkınma Partisi İl Başkanı Cemalettin Torun ve yönetimine karşı yoğun eleştirilerin olduğunu biliyoruz.
Eleştirilerin bir kısmını, partinin direksiyonunu elinde tutmak isteyen bazı güçlerin yaptığı ve bu işin arka planında yer aldığı öne sürülüyor.
Ancak, yönetim içinde ikiliklerin olduğu da bir gerçek…
****
Bu konuda belki de en sorunlu alanlardan birini İl Gençlik Kolları oluşturuyor.
Mayıs 2013 yılından bu yana İl Gençlik Kolları Başkanlığı görevini üstlenenMustafa Tarık Kaderli’nin listesinde bulunan 50 asil kişiden pek çoğunun istifa etmek zorunda kaldığı belirtiliyor.
Gençler arasında yoğun tartışmalara yol açan konuların kamuoyuna hiç yansımaması da ilginç…
****
Bize ulaşan bilgilere göre Ali Yıldız, Bilal Kartal, Bilal Tutuş, Burak Güneş,Ceylan Hamzaçelebioğlu, Fatih Mercan, Furkan Özdemir, Halim Bulut,Mahmut Çeki, Mahmut Ensar İlhan, Maide Çakmak, Mert Salım, Mustafa Alper Gürsoy, Mücahit Bektaş, Nuri Bilgin, Ömer Faruk Özkaymak,Saadet Büyükoğlu, Tarık Köse yönetimden ayrıldılar.
Yedek yönetimden de pek çok ismin istifa ettiği bilgisi ulaştı bize…
Bazılarının partiden bile istifa etmek zorunda kaldığı söyleniyor.
****
Ayrılma nedenleri konusunda gelen bilgiler çok farklı noktaları işaret ediyor.
En önemli konu, Başkan Mustafa Tarık Kaderli’nin yönetim anlayışındaki yanlışlık olarak görülüyor.
“Dar bir ekiple” işleri götürdüğü gelen eleştiriler arasında…
Bursa Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı Tarım A.Ş’de çalışan ve orada kendisine verilen otomobili “parti” işlerinde de kullanan Kaderli’nin partide de profesyonel çalıştığı öne sürülüyor.
****
Mustafa Tarık Kaderli’nin sadece kendi yönetimiyle değil, bazı ilçe gençlik kolları başkanlarıyla da arasının açık olduğu, onlarla da anlaşamadığı konuşuluyor.
Mudanya İzzet Dursun, İznik Faruk Demircan, Gemlik Muhammet Ali Kaya ile Orhangazi Bilal Özbey’le aralarında sorun olduğu, bazı ilçe gençlik kolları başkanlarını görevden aldırdığı ileri sürülüyor.
Mustafakemalpaşa Gençlik Kolları Başkanı Fatih Turan ile Nilüfer Gençlik Kolları Başkanı Gökhan Dinçer’i buna örnek olarak gösteriyorlar.
****
Sonuç olarak, AK Parti gençliği içinde, Gençlik Kolları’na ilişkin çok çeşitli bilgiler kulağımıza geliyor.
Tümünü yayınlasak, ciddi sıkıntılar olur.
Amacımız AK Parti Gençlik Kolları’nda bir şeylerin iyi gitmediğini anlatmak…
Acaba birileri AK Parti Gençlik Kolları’nda neler olduğunu bize anlatabilir mi?
Kaldı ki; referandum öncesi gençlik kollarında böyle huzursuzluk olması sandığa yansıyabilir!
IŞİD’DEN DAHA TEHLİKELİ ÖLÜM MAKİNESİ COLA!
Yıllardır söyleyip, yazmaya çalışıyorum.
İnsanlığın en büyük düşmanları, ne Amerika, ne Rusya, ne de nükleer silahlardır!
İnsanoğlunun en büyük iki düşmanı tuz ve şekerdir!
****
Onun için o cümleyi görünce sarsıldım ve işte dünyanın geldiği noktayı alkışladım:
“İnsanın en büyük düşmanı kendisi(dir). Artık savaşlardan ziyade diyabetten ölen insan sayısı çok daha fazla… Kola, El Kaide’den daha öldürücü!”
(Diken-Mehveş Evin’in “Homo Sapiens: Hayvanlardan Tanrılara”nın yazarı Yuval Norah’la yaptığı söyleşi…
****
Gelişmiş ülkeler bu iki zehre karşı çok önemli adımlar atmaya başladı.
New-York Belediyesi’nin restoranlarda tuzu yasakladığını, masa üzerinde tuzluk bulunduran işletmelere 5 bin dolar ceza yazdığını okumuştum.
Galiba dünyanın henüz kola gibi şekerli gıdalara karşı savaş açacak gücü yok.
****
Ne yazık ki, her konuda olduğu gibi bu konuda da geç kalmaya başladık.
Sağlık Bakanı Recep Akdağ, Türk insanın üçte ikisinin obez olma yolunda hızla ilerlediğini açıkladı.
Vahim bir durum, çok kötü bir tablo…
****
Dört bir yandan fışkıran tatlıcı dükkanlarına ve her daim ikram olarak önümüze konulan şekerli şeylere karşı mutlaka bir şeyler yapılmalı…
Tuz, şeker, un tüketimi mutlaka kontrol altına alınmalı…
Sağlık Bakanlığı, sadece tespit yapmakla yetinmemeli, gerekli önlemleri de almaya çalışmalı…
Çünkü orası ‘Ağlama Duvarı’ değil, çözüm üretme makamı…
****
Bu yazının dip notu: Canan Karatay buna bir de unu ekleyerek, ekmeğe savaş açtı. Ben kişisel olarak ekmeğin, unun diğer ikisi kadar zararlı olduğunu düşünmemekle birlikte, Canan Karatay’ın sesine kulak verilmesi gerektiğini düşünüyorum.