Nilüfer, gülümseyen yüzüyle Bursa’da çağdaş insanların nefes alma yeri…
Sanatın, kültürün, edebiyatın, müziğin dolu dolu yaşandığı kent…
Ateşle değil betonla imtihan edilen şehirler ranta kurban giderken, Nilüfer Belediyesi, insanın eğitilmesini önceleyen projelerle farklı bir pencere açmaya çalışıyor.
Her fırsatta, sanat konusunda yeni adımlar atıyor.
Karanlığa karşı mum yakıyor!
****
Bugün size Nilüfer Belediyesi’nin düzenlediği Uluslararası Caz Tatili Festivali’nden söz edeceğim.
Bu yıl ikincisi gerçekleştirilen “Caz Tatili” etkinlikleri devam ediyor.
Dünyaca ünlü caz sanatçısı Avishai Cohen’in konseriyle başladı festival...
Açılış sırasında konuşan Başkan Mustafa Bozbey, “sanat iyileştirir” vurgusu yaptı.
Bozbey, “Biz, Nilüfer’de önemli bir şeyin öncülüğünü yapıyoruz. Gündemin geren, yoran, üzen tüm olumsuzluklarını sanatla iyileştirmek gibi önemli bir görevi üstleniyoruz. Yurttaşlarımıza diyoruz ki, sanat iyi bir şeydir. Sergileri, tiyatroları gezin, korkmadan, endişelenmeden sinemaya gidin ve mutlaka müzik dinleyin” dedi.
****
Nilüfer Belediyesi Kültür Müdürü Güney Özkılınç’la konserin başlangıcında konuşurken, “İstanbul’dan boğulduklarını söyleyen sanatçılar Nilüfer’i bir nefes alma yeri olarak görüyorlar” dedi.
Bu çok önemli bir saptama…
Çünkü bu etkinlikler nedeniyle Bursa taşra olmaktan çıkıyor.
Bilhassa Eskişehir ile Nilüfer, sanatçılar için Türkiye’nin çok özel iki yeri haline geliyor.
Öyle ki, Hürriyet gazetesinin son dönemlerdeki en iddialı projesi olan ve cuma günü yayınlanan kitap ekinin ilk sayısında bile Nilüfer’den iki esinti vardı.
Nilüfer Belediyesi’nin öncülük ettiği, İş Bankası yayınlarından çıkanNazım’ı Yazanlar kitabının tam sayfa ilanı yer aldı dergide…
Bir başka tam sayfa ise Nilüfer’deki Caz Tatili’ne ayrıldı.
Kitap ekinde Sevin Okyay’ın yazısının girişi şöyle:
“Bursa Nilüfer Belediyesi’nin düzenlediği 2. Nilüfer Caz Tatili, bu yıl Avishai Cohen’le açıldı diye duyarsanız, inanmayın! Festival, Cohen konserinden bir saat önce Murat Meriç performansıyla başladı.”
Sevin Okyay’ın yazısı, önümüzdeki günlerde yer alacak konser programıyla sona eriyor.
ZOR KOLAY YAPILAMAZ MI?
Çok zor dinlenen bir müzik türü caz…
Popüler kültür ögeleri taşımayan caz parçalarının dinlenmesi daha da zor…
Yüksekokulda müzik dersi almış, Cumhurbaşkanı Senfoni Orkestrası konserleri dahil, pek çok konsere gitmiş birisi olarak belirteyim ki, özel ilgi alanı olmayanlar açısından “Bayburtlu’nun çektiği eziyete” dönüşüyor caz dinletileri…
****
İlk açılış konserinin yanı sıra “Kemenjazz” grubunun dinletisine de katıldım.
Derya Türkkan’ın o billur sesinden dinlediğimiz solo parçalar dışındaki bölümler benim için zor geçen dakikalardı.
****
Acaba bu tür konserlere çıkanlar, kendi besteleri dışında, popüler parçaları da repertuvarlarına alamazlar mı?
Biliyoruz ki, kulak eğitimi kısa vadeli bir çalışmayla olmaz, uzun erimli çabayla sonuç alınabilir.
Ayrıca Nilüfer Belediyesi yetkililerinin gelenleri mutlaka uyarması lazım…
Örneğin, “Cohen” arkadaş neden bir Türk parçası çalışıp gelmez?
Onca parayı alıp, Paris’ten Bursa’ya geliyorsa, iki nota dersine çalışıp, ya bir Türk parçası seslendirir veya Türk şarkılarından birini caz müziği ezgileriyle harmanlar, çok mu zor?
****
Bu yazının dip notu: Çoğu insan bilir ama yine unutanlar için anımsatayım. Senfoni orkestrası Bayburt’a konsere gitmiş. Konser bitmiş, gazeteci konseri izleyen vatandaşa “Nasıl buldunuz?” diye sormuş. Konseri izleyen yurttaş da “Bayburt Bayburt olalı böyle zulüm görmedi” demiş…
SARA’YI EVLENDİRMEK!
Son zamanlarda Bursa Devlet Tiyatrosu’nda seyircinin ilgisini çekecek oyunlar sergileniyor.
Geçen akşam “Sara’yı Evlendirmek” adlı çeviri-oyununu izleme olanağı bulduk.
Yalnız yaşayan avukat bir kadının, yaşamını bir erkekle paylaşmama, en büyük egemenlik alanı olan evini kaptırmamak için kendini roman kahramanlarıyla avutma hikayesi çerçevesinde yürüyor oyun…
Sonra ev arkadaşı Martha devreye giriyor ve ilginç bir yöntemle, başka bir erkekle tanıştırılıyor.
****
Eğlenceli, komik ve zaman zaman kadın erkek ilişkilerindeki sorunlara atıf yapılıyor.
Hepsi beş kişiden oluşan bir ekiple kotarılıyor bu oyun…
Murat Sarı’nın yönettiği oyunda Arzu Tan Bayraktutan, Demet Oran, Kemal Okur, Nazlı Ceren Argon ve Nurettin Örük rol alıyor.
O kadar az kişi oynamasına karşın sanki devasa bir kadroyla sahneye konmuş gibi bir etki yaratıyor.
Hoş ve güzel bir akşam geçirmek istiyor, kadın-erkek ilişkilerini bir kez daha sorgulamayı düşünüyorsanız, Bursa Devlet Tiyatrosu sizi bekliyor.