BTO tarafından gerçekleşen kurulda toplantı başlamadan önce Gazi Mustafa Atatürk başta olmak bütün şehitlerimiz anısına saygı duruşunda bulunuldu ve ardından İstiklal Marşımız okundu.
İçinde bulunduğumuz sağlık ortamı bu beklentimizin çok uzağında
Bursa Tabipler Odası Başkanı Levent Tufan Kumaş: "Hekimler olarak bizler sağlık hakkına girişimde sorun yaşamayan bir toplumda mesleğin gereklerini yerine getirebilecek koşullarda çalışıyor olabilmeyi istiyoruz. Ancak diyoruz ki içinde bulunduğumuz sağlık ortamı bu beklentimizin çok uzağında ve her geçen gün bizi tüketmeye devam ediyor. Sağlığın temel bir insan değil meta olarak gören, toplumun sağlığını korumayı değil, sağlık hizmetini, ticaretin bir aracı olarak eline koyan sağlık politikaları ekim ayında günden güne ucuz iş gücüne mücadele sağlık gündeminin bir rutini haline gelen şiddet baskısı, liyakatsiz yöneticiler, mobbing gittikçe ağırlaşan çalışma koşulları ve örgüt haklarında yaşanan kayıplar hekimlerin sabır sınırlarını aştı.
Basın mensuplarımıza teşekkür ederim
Sağlıkta dönüşüm olarak adlandırılan sağlık politikalarının iflas noktasına geldiği bu dönemde sağlık çalışanlarının hakları toplumun sağlık hakkının aslında ayrılmaz bir ülke olduğunu toplum anlatma sorumluluğuyla ilk yaptığımız iş genel basın temsilcileriyle bir danışma toplantısı oldu. Sonrasında ilişkilerimiz artarak devam ediyor. Bu süreçte gerek yerel gerekse ulusal ölçekli sorunlarımızı çözüm önerilerinizi ve taleplerimizi duymaları için sesimiz olan tüm basın emekçilerine sizlerin huzurunda bir kez daha teşekkür etmek istiyorum.
Bizim taleplerimizi karşılamaktan hala çok uzak
Öncelikli bir diğer adımız ise sağlık emeçi örgütleriyle bir dayanışma zemini oluşturmaktı. Sağlık hizmeti sunumunun tüm sağlık çalışanlarıyla birlikte bir bütün olduğu bilinciyle bir ortak toplantı düzenledik. Sağlık meslek sağlık alanında örgüt sendikalarını, derneklerle bir araya geldik. Birlikte güçlüyüz dedik ve sonrasında Ankara Beyaz Miting, görev eylemleri ve basın açıklamaları sürecinde de görüldüğü gibi bir güç birliği oluşturmayı başardı. Hatırlarsanız, bu dönemde hekimler başta olmak üzere diğer sağlık çalışanlarının da itirazlarıyla birlikte emek bizim, söz bizim, sağlık hepimiz dediğimiz bir eylemlilik süreci yürüdük. Sesimizi duyuldu elbette. Şiddet, malkartiş ve özlük haklarımıza ilişkin yapılan bir takım düzenlemeler her ne kadar olarak nitelendirilse de bizim taleplerimizi karşılamaktan hala çok uzak. Kadro, görev tanımı, kurum, branş bazında yeni adaletsizliklere yol açarak çalışma barışını bozan, ek ödeme yönetmeliği palyatif tedavülden öte bir çözüm değil. İzin, has cezai yaptırımlar kaygısıyla ve performans baskısıyla hekimi yük beylerine dönüştüren bir anlayış kabul edilendir.
Maaşlarınıza ne kadar zam yapıldı?
Merkezi bütçe ve SGK üzerinden şehir hastaneleri, özel ve ilaç firmalarına yapılan ödeme 2022'de 150 milyar TL iken, 2023'de yüzde 91 artışla 287 milyar TL oldu. Soruyorum sizlere. Sizlerin maaşına ne kadar zam yapıldı? İnsanca yaşamınızı sağlayacak, emekliliğimize yansıyan tek kalem bir maaş. Azalmak bir yana, sağlıkta ücret artarak devam ediyor.
Sağlık çalışanları olarak bizler neredeyse her gün sözel şiddete maruz kalıyoruz ve bunlar kayıtlara girmiyor
Şiddete kurban verdiğimiz meslektaşımız Ekrem Karakaya'nın acısı hala yüreklerimizde. 2023 yılında kamuoyuna yansıyan beyaz kod verilerinden günde ortalama elliden fazla sağlıkta şiddet başvurusu yapıldığını biliyoruz. Tabii bu beyaz kod verilerini almak da bir sorun. TTV yıllardır Sağlık Bakanlığı'ndan istiyor bakanlık bunu vermiyor. İdari mahkeme dava açıyor, ondan sonra bu süren dava süreci sonucunda bu verilere ulaşmak kısmen mümkün oluyor. Sağlıkta şiddet olaylarının yarıdan fazlasında beyaz kodlu bildirimlerinin yapılmadığıdır. Sağlık çalışanları olarak bizler neredeyse her gün sözel şiddete maruz kalıyoruz ve bunlar kayıtlara girmiyor. Biliyoruz ki devletin sağlıkta şiddeti önleyecek gücü vardır. Eksik olan ise ne yazık ki bu konudaki kararlılığıdır. Artarak devam eden sağlıkta şiddeti önleme konusunda bir karar göremediğimiz gibi üç beş dakikada bir hasta bakmaya zorlanan hekimler karşılanamayan kışkırtılmış sağlık talebinin sorumlusu olarak da hedef gösteriliyor.
Sağlıkta şiddetle mücadeleden vazgeçmeyeceğiz
Sağlıkta şiddetle mücadeleden vazgeçmeyeceğiz. İflasa sürüklenen sağlık sistemi kaybetmeye devam ediyor. Cumhuriyetimizin yüzüncü yılında hastalar ilaca önceliği koruyucu sağlık hizmeti olan birinci basamak sağlık hizmetlerinde gebe ve çocuklara aşılarına ulaşamıyoruz. Bu dünyada utanç verici bir başka rekora daha sahibiz. Yıllık acil servislere başvuru sayısı ülke nüfusumuzdan fazla. Neredeyse bir buçuk katı. Hastaların muayeneleri servislerde yapılıyor. Ama Sayın Sağlık Bakanı sorumluyu bulmuş. Tweetler atarak sorunları çözüyor. En son suçlu randevusuna gelmeyen hastalar. Bundan dolayı yani bu sorunu çözdüğünde sorunlar çözülmüş olacak o yüzden arkadaşlar gemi batıyor bunlar kovayla su boşaltıyorlar. Hekimler emekliye ayrılarak, istifa ederek çalışma koşullarının dayanılmaz hale geldiği kamu kurumlarından ayrılmaya devam ediyor. Daha da kötüsü giderek artan oranlarda ülkelerini genç meslektaşlarımız terk ediyor." dedi.
Problemleri çözmek için aslında daha büyük bir birlik ruhuna ihtiyacımız var
Bağımsız hekimler adayı Ünal Kurtoğlu: "Biz birer aslında sanatçıyız. Yalnızca emeğimizle iş yapmıyoruz. Aynı zamanda ruhumuzla, mutluluğumuzla ve vücudumuzla çalışıyoruz. Çok zor şartlarda çalışıyoruz. Mesleğimiz de seçildik. Elli yıldır güç kaybediyoruz. Şu an bizi ucuz işçi yapmaya çalışan hükümet politikaları elli yıldır devam ediyor. Her bir şekilde iki kişi zorlanıyor. Hükümet politikalarından, hükümet değişimlerinden değişimler umuyorduk ama umduğumuz gibi değişimleri göremiyoruz. Yani hükümet değişse de hekimler ucuz çalışacak ve hükümette aynı şekilde devam edecek. Bu politikalar daha güçlü bir şekilde devam edecek. Bu anlamda bu politikalarla başa çıkmak için hekimlerin üzerine düşen ciddi görevler var. Hekimlerin bunlarla baş edebilmesi, bunlara karşı çıkabilmesi için daha güçlü bir iktidar oluşturulması gerekiyor. Tabii bu anlamda da dikkatlendirdiği bizim çatı örgütümüz bizi temsil etmesi gereken en önemli güçlü örgüt ve bunu güçlendirmek için, hekimleri güçlendirdikleri için akıllı insanlar problemler yaşadığı için çeşitli dernekler kurdular, sendikalar kurdular. Bazı problemlerde çözüm çözümler geliştirdiler. Ancak burada problemler hala devam ediyor. Problemleri çözmek için aslında daha büyük bir birlik ruhuna ihtiyacımız var.
Birinci Dünya Savaşı sırasında Gazi Mustafa Kemal Atatürk nasıl inanarak başardıysa ve milletine güvenerek milletine sırtını dayadıysa bizde Türk Tabipler Odası olarak gücümüzü milletimizden alacağımız. Milletimize dayanacağız ve sağlık sistemizi geliştireceğiz. Eski kadromuza çalışmalarından dolayı teşekkür ederiz. Yeni kadromuz ile de sağlık sistemimiz için hekimlerimizi için ne yapılması gerekiyorsa yapacağız." şeklinde konuştu.
Tabip odaları sadece kendi haklarını korumakla değil, halkın sağlık hakkını da korumakla görevlidir
Bursa Çağdaş Hekim Grubu'nun Adayı Kadir Binbaş; "Eğer sağlık politikalarınız sonucu sağlık sisteminizde bir tıkanma yaşanıyorsa. bir memnuniyetsizlik yaşanıyorsa bunu ilk hisseden hekimler oldu. Biz halkımızın eşit, nitelikli, kolay alınması gereken sağlık hizmetini ücretsiz almasını istiyoruz ve bunun mücadelesini veriyoruz. Görünen o ki kamu hastanelerinde tüm doktorlarlar günde 60 hasta bakma zorunluluğu var. 5 dakika da bir hekim muayene süresi verildi ama o hastenelerin karmaşasında biliyorsunuz ki bu 2 dakikaya düşüyor ancak bu sağlıklı bir muayene hizmeti değildir. Sağlın sisteminde ne kadar çok hastane yaparsanız yapın yine bu sıkışıklığı ve sıkıntıyı çekeceğiz çünkü as olan birinci basamaktaki sorunu çözmektir. 2022'de birinci basamayağ 35 milyar para ayrılmış. Eğer biz birinci basamaktaki sorunları çözemezsek bu sorun devam eder. Tabip odaları sadece kendi haklarını korumakla değil, halkın sağlık hakkını da korumakla görevlidir. Biz haktan ve çevreden yana; laik, demokratik, tam bağımsız bir Tabip Odası istiyoruz. Halkımızın ücretsiz, kolay sağlık hizmetinden yararlanmasını istiyoruz. Bunun için mücadele ediyoruz ve etmeye devam edeceğiz." dedi.