Çocuklara Karşı Şiddet ve İstismar Araştırma Komisyonu, Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) ve Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) temsilcilerini dinlemek amacıyla toplandı. Ancak CHP'li komisyon üyeleri Suat Özçağdaş, Nermin Yıldırım Kara, Ayşe Sibel Yanıkömeroğlu ve Semra Dinçer, yalnızca kamu kurumlarının değil, mağdur ailelerin de dinlenmesi gerektiğini vurgulayarak toplantıyı terk etti.
Çocuklar ölmeye devam ediyor
CHP Eğitim Politikalarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Suat Özçağdaş, Çocuklara Karşı Şiddet ve İstismar Araştırma Komisyonu’nda, davet edilecek kurumlara yönelik yaptıkları çalışmaları paylaştı. Özçağdaş, 100’e yakın kişi ve kurum önerdiklerini belirterek, "Geçen haftalarda bu isimlerin dinlenmesi için yazılı bir talepte de bulunduk. Sıla bebeğin teyzesi, Narin kızımızın babası, Alperen Enes’in babası ve annesi, İzmir’de yanarak ölen çocuklarımızın yakınları ve oraya giden personeller, yenidoğan bebeklerin mağdur aileleri gibi. Her hafta kamu kurumlarını dinliyoruz, bu çok kıymetli ancak komisyon neredeyse her hafta merkezi hükümetin sunumlarını dinliyor. Bu sunumları yazılı olarak da alabilirdik. Kamu kurumları doğal olarak yasal görevleri çerçevesinde işlerini en iyi şekilde yapıyorlar. Sorun şu; çocuklar ölmeye devam ediyor ve burada kurulma amacımızı konuşamıyoruz. Mağdurların burada konuşulması gerekiyor," dedi.Bu sistemin değişmesi adına bizi umut olarak görüyorlar
Çocuklara Karşı Şiddet ve İstismar Araştırma Komisyonu Başkanı Cengiz Aydoğdu, kurumları ortaklaşa çağırdıklarını belirterek, mağdurları dinleme talebini karşılamayacaklarını ifade etti. CHP Ankara Milletvekili Semra Dinçer ise, komisyonun kurulma amacının, Narin, Sıla bebek ve İzmir’de yanan beş çocuğun ardından gerçekleştiğine dikkat çekerek, "Bizim komisyonumuzdan medet uman ve size ulaşan yüzlerce, binlerce mağduriyet oluşturan insan, belli ki sistemde bir aksaklık olduğunu düşünüyor. Hem yargıda hem de düzende bir sorun var. Bu sistemin değişmesi adına bizi umut olarak görüyorlar," dedi.