Cumhuriyet Halk Partisi Bursa Büyükşehir Belediye Başkan adayı Mustafa Bozbey Karya Davet Salonunda düzenlediği basın toplantısında 20 yıl boyunca Nilüfer için ne yaptıysa daha fazlasını Bursa için yola çıktığını ve Bursa'nın hak ettiği değeri ve hizmeti alana kadar çalışacağını ve Bursa halkını sosyal belediyecilik ile tanıştıracağını açıkladı. Bozbey gönül verdiği Bursa için geliştirdiği plan ve projelerini göreve geldiği ilk günden itibaren uygulamaya koyacağını duyurdu. En önemli amacının ise çocukların güleceği, annelerin güleceği bir Bursa için çalışacağını açıkladı.
Her ilçenin farklı sorunları var
Bursa'nın içinde ana sorun trafik, kentsel dönüşüm ve tabii ki ekonomi. Ama kentin biraz dışarısına çıktığımızda orada ekonomi biraz daha öne çıkıyor. Onları da gözlemledik. Bizler sahada bunların tamamını not ediyoruz ve yapacağımız hizmetlerin sıralamasını da bu yönde planlayarak hareket ediyoruz. Örneğin merkezin dışında işte Yenişehir'in sorunu başka. İznik'in sorunları başka. Orhangazi'nin başka gemlik ilçesinin başka , Mustafa Kemal Paşa'nın farklı yine Karacabey'in farklı ve dağ ilçelerininki daha farklı sorunları vardır.
Projelerimiz için 1 Nisan'ı bekliyoruz
Gelişmişlik sıralamasına baktığımızda da bu gelişmişlik sıralamasına göre de ihtiyaçların ve taleplerin olduğunu görüyoruz. Büyükorhan ilçemiz 815.inci sırada. Bu ilçemizde insanlarımız yaşıyor. Üstelik de bir şey daha var 2000 civarında da nüfus artışı var. Bizler hem projelerimizi hem de önceliklerimizi belirlerken işte bu 17 ilçemizde bu farklı talepleri bu farklı bizden istedikleri projeleri uygulamak için 1 Nisan'ı bekliyoruz.
Ulaşım sorunu havamızı kirletiyor
Kentin diğer bir sorunu ulaşım. Sabah gelirken de buraya yaşadınız zaten. Trafiğin ne denli önemli olduğu zamanımızı gerçekten zamanımızın önemli bir kısmını trafikte harcadığımızı biliyoruz. Evet trafikte zaman problemini anlatıyoruz. Ama bana sorarsanız trafiğin en kötü tarafı çevresel anlamdadır. Yani havamızı kirletiyoruz ve çevremizi kirletiyoruz. Bursa'nın havasını kötü olduğunu ve kirli olduğunu biliyoruz. Hatta geçen kısa bir süre önce hemen bir araştırma yaptık. Araştırmayı kontrol ettiğimizde 165'in üzerinde bir hava kirliliğinin olduğunu da söylemek istiyorum.
Nilüfer'de yaptıklarımız kentsel dönüşümün örneği
Diğer taraftan Bursa'nın en önemli sorunlarından birisi deprem. Çevremizde bir deprem olduğunda hemen aklımıza geliyor. Bu kent 1990'da da depremi yaşadı, 1999'da da bu depremi yaşadı. Bu şehir 2024'te de bu depremi yaşayacak. Yaklaşık 25 yıl geçti. Gerçekten yapılanları incelediğimizde Nilüfer Belediyesi'nde yapılanlar hiçbir ilçede yapılamadı. Bunun da sorgulanması lazım. Nilüfer Belediye Başkanı iken Ataşehir için kentsel dönüşüm projelerini hazırladık. Bunu yapmadan önce de hem toplanma alanlarını deprem zamanında ve deprem sonrasında kullanılmadı için hazırladık.
Bazı durumlara karşı da mahalle afet gönüllülerini yetiştirdik, eğittik. Onlarla birlikte muhtarlıkların yanında olmak üzere afet konteynır koyan içinde de delici, kesisici jeneratör vesaire ihtiyaçların da olduğu o konteynırları koyan Türkiye'de tek belediye Nilüfer Belediyesi oldu. Bunların amacın da Gönüllüler vardı. Bir de afet konteynırı nasıl kullanacaklarını bilmiyorlardı. Profesyonel ekipler gelinceye kadar bir afetten sonra, bir depremden sonra profesyonel ekipler gelinceye kadar müdahale etmeliyim.
Bursa'da yeni bir fay hattı tespit ettik
Bursa'nın yeni bir fayının tespitini sağlamış olduk. Biz o fay hattının tespitini yaparken doksan beş kilometrelik yeni bir fayla karşı karşıya kaldık. Tespit edilen bu fay hattı 7.3 büyüklüğünde deprem üreten bir fay hattı. Üstelik de 1400 yılından beri de hareketlenmemiş bir fay hattı. Bu fay hattı Stadyumla yeni yapılan hastanenin arasından geçiyor. Bizler göreve geldiğimizden itibaren bu fay hatlarının tespitini tek tek yapacağız. Yaptığımız tespitlerden sonra Bursa için kentsel dönüşüm planına başlayacağız. 23 ayrı bölge de kentsel dönüşüm planı hazırladık. Bunları yapacağız.
Çok zorda olan insanımız var
Bursa'nın bir diğer önemli sorunumuz ise ekonomi. Gittiğimiz esnafta, kahvede, sokakta vatandaşlarımız bizi köşelere çekerek ekonomik durumundan rahatsızlığını dile getiriyor. Çok zorda olan insanımız var. Öyle insanlarımız var ki ihtiyacı olduğu halde ihtiyacını dahi söyleyemiyor ama gerçekten muhtaç. İşte bu insanlara bizim mutlak ulaşmamız onların yaşanmını en azından gelecekle ilgili kaygılarını, gelecekle ilgili umutsuzluklarını ortadan kaldırmamız gerekiyor. Destek vermemiz gerekiyor. Sahip çıkmamız gerekiyor. Ama bunu yaparken de bir elin verdiğini diğer elin görmemesi gerekiyor. Öyle olaylarla karşılaşıyoruz ki evine aylarca et girmemiş, çocuğuna aylardır süt içirememiş ya da okuluna gönderirken kahvaltı yaptıramayan anneler var. Bunun gibi bunun benzeri gerçekten insanların yüreğini dağılıyor. Tabii bu konuda da desteklerimiz var.
Çiftçi vatandaşlarımza destek olacağız
Kırsala gittiğimizde. Oradaki köydeki insanlarımızla konuşuyoruz. Niye ekeyim ki diyor. Ektiğim zaman daha fazla para harcayacağım ve daha fazla borçlanacağım. Nasıl geçiniyorsun dediğimde ise "ne yapıyorum işte bir dönüm, iki dönüm varsa satıyorum" diyor. "Onunla bir müddet idare ediyorum" diyor. Bizler çiftçilerimize tarıma destek vererek çitfçi vatandaşlarımızı mağdur etmeyeceğiz.
Madde bağımlılığında gençlerimizin ellerinden tutacağız
Önemli sorunlardan bir tanesi de madde bağımlılığı. Gerçekten arkadaşlar tabii bunu her yerde konuşamıyoruz. Her yerde bunu bahsedemiyoruz ama vahim bir tabloyla karşı karşıyayız. Göreve geldiğimiz andan itibaren bu gençlerimizin ailelerimizin ellerinden tutacağız. Tedavi masrafları için destek olacağız. Gençlerimizi madde bağımlılığından kurtaracağız.