Yıllardır bu kentte fincancı katırlarının ürkmesine rağmen, siyaset, eğitim, kültür hatta yerel anlamda güncel yazılar yazıp arzı kelam ediyoruz.
Her zaman yazmanın ve okumanın kutsiyetini ve güzelliğini savunan bir kişi olarak, özellikle insan merkezli yazılar da yanlışları dillendirirken, tarafsız olmanın adalet hak ve hukukun önemine dikkat çekiyoruz.
Güzel işlerde alkış tutuyoruz.
Görüşüne katılır ya da katılmayız, bu şehrin gelişime katkı koyan, önemli eserlerin gün yüzene çıkması için çaba sarf eden yöneticiler, yazar çizerler var bu kentte. Gerçekten bu şehrin sorunlarını, derdini, sevdasını kaleme alan, hiçbir siyasi güdüme girmeyen ve gerçekten tarafsızlığı ile göz kamaştıran yöneticileri takdir ediyorum.
Tabi Bursa bu hassasiyeti siyasi erkten daha fazlasını bekliyor.
18 milletvekili seçerek Ankara'ya gönderen bu şehir, 7 Haziran'da "Ne yaptınız" sorusunu sorma hakkını bir kez daha elde edecek. Özellikle iktidar partisinden seçilen vekillere, Seçim öncesi Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'ın açıkladığı 100 projeyi soracak...
"Adliye Sarayı ne oldu, Teknik Üniversite ne alemde, Yıldırım'da yapılması planlanan ödeneği bile o dönem hazır olan sağlık kompleksi niye iptal edildi" gibi sorular ard arda gelecek...
Bu şehri sadece seçim arefesinde hatırlamayan, bu şehirle olan gönül bağlarını koparmayan, bu şehrin mazlum halkı üzerinden nemalanmayan, okullarına, kurum ve kuruluşlarına, öğrencilerine yardımlarını esirgemeyen bazı milletvekillerini aynı kategoriye sokmak da haksızlık olur.
Ama seçildiği günden itibaren Bursa'da görünmeyen, tavan politikasını kendine şiar edinen vekilleri halka nasıl cevap vereceklerini gerçekten merak edenlerdenim...
Ak Parti Başta olmak üzere CHP ve MHP'den vekil olmak isteyenler aday adaylıklarını açıklamaya başladı. Her zaman olduğu gibi en fazla müracaatın Ak Partide olması bekleniyor. Muhtemelen 10 Şubat itibariyle müracaatlar alınacak ve ay ortasında formalitede olsa temayül yoklaması yapılacak.
Burada bir noktaya dikkat çekmek istiyorum. Ak parti siyasetinde kimin etkili olacağı, kimlerin karar mekanizmasının başında bulunacağı konuşula dursun, Bursa Ak parti siyasetinde Faruk Çelik gerçeğini göz ardı etmemek lazım. Bu şehirden 4 yıl ayrı kalan Bakan Faruk Çelik'in yokluğunu Bursa geçen sürede azımsanmayacak derecede hissetti.
Çünkü Bursa'da yaşayan bu kentin havasını soluyan yüzlerce insanın sıkıntıları Ankara'da Faruk Çelik aracılığı ile çözüldüğü her kesim tarafından dillendiriliyor.
Ayrıca önceki gün, çarşıda yaptığı esnaf ziyareti, ya da Rizeliler Kültür ve dayanışma derneğinin organizasyonun da halkın Çelik'e olan ilgisi, gerçekleri bir kez daha gözler önüne serdi.
Mütevazı olmaya gerek yok.
2007 yılında hızlı treni Bursa’ya getirmek için mücadele veren Bakan Çelik'in benim de içinde bulunduğun bir grup gazeteciye " Adapazarı Lobisini aşmaya çalışıyoruz. Hızlı treni mutlaka Bursa'ya götüreceğiz" şeklindeki ifadeleri hala hafızalarda tazeliğini koruyor.
Şimdi önemli isimler siyaset sahnesine çıkmaya başladı. Yeni Türkiye'de olduğu gibi yenilenmek bir zaruret gibi karşımızda duruyor.
Bursa'nın Uludağ'da olduğu gibi elini ve ayağını bağlayan prangaların sökülmesine, Büyükşehir başta olmak üzere yerel yönetimlere katkı koyacak, bir yerlerin nefis ve egolarından sıyrılmış ve gerçekten bu şehri riyasız, çıkarsız ve ihtirassız sevenler Ankara'ya gönderilmeli..
Bursa bunu istiyor....