İlk baharın gelişi, doğanın uyanışının başlangıcını simgeler. Bu mevsimde, uzun ve soğuk kış aylarından sonra havaların ısınması, günlerin uzaması ve bitkilerin yeniden yeşermesiyle birlikte canlılık başlar. İlk bahar genellikle Mart, Nisan ve Mayıs aylarını kapsar.
İlk baharın gelişi, coğrafi konuma göre farklı tarihlerde olabilir. Bu nedenle, kuzey yarım kürede Mart ayı başlangıcında ilkbaharın başladığı kabul edilirken, güney yarım kürede Eylül ayı başlangıcında ilkbahar başlangıcı olarak kabul edilir.
İlk baharın gelişi, insanlar için de olumlu bir etki yaratır. Artan gün ışığı, D vitamini üretimini arttırır ve insanları daha mutlu, enerjik ve pozitif hissettirir. Baharın başlamasıyla birlikte insanlar daha fazla zamanlarını açık havada geçirirler, doğayı keşfederler ve daha aktif bir yaşam tarzı benimserler.
İlkbahar, kuşlar açısından oldukça önemli bir dönemdir çünkü bu mevsimde kuşlar çoğunlukla kışın kaldıkları yerlerden göç ederler ve yeni yerleşim yerlerine doğru yola çıkarlar. Kuşların göç etmelerinin en önemli nedenleri arasında yiyecek bulma, üreme ve iklim değişiklikleri yer alır.
Kuşlar, ilkbaharın gelmesiyle birlikte daha fazla besin kaynağına ulaşabilirler. Yeniden yeşeren bitkiler, çiçekler, böcekler ve diğer küçük hayvanlar, kuşların beslenmesi için önemli kaynaklar sağlar.
Ayrıca, ilkbahar aynı zamanda kuşlar için üreme dönemi olarak da bilinir. Kuşlar, daha sıcak ve güneşli hava koşullarına uygun olarak üreme aktivitelerini arttırırlar. Yeni yumurtalar üretirler, yuvalarını hazırlarlar ve yavrularını büyütmeye başlarlar.
Kuşlar, ilkbaharda daha aktif hale gelirler ve genellikle daha fazla görülürler. Bu nedenle, ilkbahar, kuş gözlemcileri için de önemli bir dönemdir. İlkbaharda kuşların göç yolları ve üreme alanlarına yönelik çalışmalar yapılarak, türlerin korunması ve popülasyonlarının takibi gibi konularda veriler toplanabilir.
Türkiye, kuşlar açısından oldukça zengin bir ülkedir. Türkiye'de yaklaşık 500 farklı kuş türü bulunmaktadır. Bu türlerden bazıları yerli, bazıları ise göçmen kuşlardır. Türkiye'nin coğrafi konumu, hem yerli hem de göçmen kuşlar için uygun bir yaşam alanı oluşturur.
Türkiye'de yerli kuşlar arasında şunlar bulunur: şahin, kartal, doğan, atmaca, toy, şahinkuşu, atmaca, doğan, kerkenez, baykuş, şah kartalı, kuzgun, saksağan, serçe, leylek, turna, sumru, çalı kuşu, ötücü kuşlar, alakarga, saka, kırlangıç, ispinoz, bülbül, ördek, kaz, tavus kuşu, güvercin, ispinoz, keklik, bıldırcın ve çulluk.
Göçmen kuşlar ise kış aylarını geçirmek üzere Türkiye'ye gelen ve yaz aylarında tekrar üreme alanlarına geri dönen kuşlardır. Bunlar arasında sakarca, beyaz leylek, angıt, yalıçapkını, deniz kartalı, kız kuşu, karabaş martı, deniz çulluğu, sumru, martı, pelikan, leylek, çamurcun, çulluk, yırtıcı kuşlar ve ötücü kuşlar gibi türler yer alır.
Türkiye'nin kuş çeşitliliği, doğal güzellikleri, göl, nehir ve denizleri gibi çeşitli yaşam alanlarıyla birleşerek, ülkeyi kuş gözlemcileri için popüler bir yer haline getirir. Bu nedenle, Türkiye'de kuş gözlemi yapmak isteyen birçok ziyaretçi, ülkenin farklı bölgelerine seyahat ederler.
