Çocukluğumda tanıştım 23 Nisan ile, 19 Mayıs ile türküler söyledim, 30 Ağustos ta ağladım içten içe ve gururla kaldırdım başımı özgürlüğe, 29 Ekim de koşturdum stadyumlarda…
İşte böyle geçti benim öğrencilik yıllarım.
Annem eski ama temiz kıyafetlerimi son bir kez gözden geçirerek uğurlardı beni kapıdan.
Her sokak başında, yüzünde tebessüm açan insanlar görürdüm.
Bakkal Hayri abinin önünden geçerken, bir kap içerisinde poşet ile kaplanmış leblebi tozunu da almayı ihmal etmezdim.
Uzundu okul yolu, kimi yerler de çamurluydu yol boyu, ama ben ve yolda buluşarak okula doğru yürüdüğüm tüm arkadaşlarım üzerimize dikkat ederdik, çamurlanmasın pislenmesin diye o annelerimizin emekleri ile hazırlanan okul kıyafetlerimiz.
Okul bahçesine vardığımızda hepimiz birbirimizin gözlerinin içerisine bakarak, buluşur ve koştururduk.
Birazdan çalacak zille okul bahçesinde kollarımızı uzatarak sıraya geçecek ve Mustafa Kemal Atatürk ile başlayan şiirler, şarkılar dinleyecektik.
Bayramdı o günler, bağımsızlığı anlatacaktı mikrofonda sınıf öğretmenimiz,
Duygulu, onurlu ve gururlu olurduk şiirleri dinlerken.
Biraz hüzün çökerdi yüreğimizin orta yerine.
Programdan sonra bir arkadaşımız, dilinin döndüğünce Türküm, Doğruyum, Çalışkanım … diyerek avazı çıktığı kadar andımızı okuttururdu bizlere.
Şimdi nerede o günler diyeceğim sanmayın, bu sabah Mudanya'dan Bursa'ya doğru hareket ederken, Atatürk anıtının önünde bir heyet gördüm, Mudanya bandosu saygı duruşu borusu çalıyordu, hemen arabayı durdurup eşim ve oğlumla birlikte saygı duruşunda bulunduk, akabinde İstiklal Marşımızı söyledik hep birlikte.
Yanı başımızda yolun ortasında durup istiklal marşını söyleyen motosikletliyi de gördü gözlerimiz.
Trafik durdu o an.
Eli cebinde, kulağında telefonu ile yürüyüp olan bitene baka baka uzaklaşanlarda vardı birkaç kişi.
Ama gördüğüm tablo şuydu ki Türk çocukları hala içerisinde özgürlük ateşi ile yanan birer yüce dağ gibi duruyordu meydanda.
Diyeceğim o ki değerli okur, okumak güzel elbet ama bir de yazanlar var ki önlerinde saygı ile eğileceğimiz büyük değerler.
Allah, başta Mustafa Kemal Atatürk ve tüm Kurtuluş savaşı Şehit ve gazilerimizden razı olsun. Tümünün mekânı cennet olsun.
Son olarak göğsümü gere gere haykırıyorum ki, NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE…