Küba’ya Yolculuk: Ritim, Direniş ve Biraz da Karayip Serinliği
Ömer Aydoğdu'nun kaleminden
Dünyada bazı şehirler vardır, içine adım attığınız anda zamanın bir yerlerde durmuş olduğunu hissedersiniz. İşte Havana, onlardan biri. Rengârenk binalar, 1950’lerden kalma arabalar, her köşe başında bir gitar sesi... Tüm bunlar yetmezmiş gibi bir de insanların gözlerinde, her şeye rağmen kaybolmamış o hayat sevinci. Küba, sadece bir ülke değil; yaşayan bir hatıra gibi.
Ben Küba’yı ilk defa gören biri değilim. Ama her gidişimde yeniden öğreniyorum; yoksulluğun içinden nasıl zarafet çıkar, sistemin içinde nasıl direnç filizlenir. Havana sokaklarını gezerken kulağınıza çalınan salsa ezgisi, sadece bir müzik değil aslında. O bir yaşam biçimi, bir kültürel isyan.
Son zamanlarda Türkiye'den Küba'ya olan ilgide gözle görülür bir artış var. Üstelik bu sadece bireysel seyahatlerle sınırlı değil. Özellikle Festival Turizm ve Ejder Turizm gibi köklü acenteler, gruplar hâlinde Küba’ya kültür turları düzenlemeye başladı. Ejder Turizm daha çok klasik rotalarda, Havana’dan Vinales’e uzanan çizgide derinlemesine, butik deneyimler sunuyor. Katılımcılar Küba’yı bir turist gibi değil, neredeyse bir yerli gibi yaşıyor.
Öte yandan Festival Turizm biraz daha farklı bir perspektifle yaklaşıyor bu coğrafyaya. Onlar yalnızca Küba ile yetinmeyip, turun içine Dominik Cumhuriyeti ve Panama gibi iki önemli Karayip ülkesini de katıyor. Böylece seyahat sadece bir destinasyona değil, bir bölgeye yapılan kültürel keşfe dönüşüyor. Punta Cana'nın sonsuz plajları, Panama Kanalı'nın mühendislik harikası yapısı ve Havana'nın nostaljik ruhu… Hepsi bir arada, tek bir turda sunuluyor.
Küba, hâlâ gizemini tam çözemediğimiz bir ülke. Ne Batı’ya tam benziyor, ne de Latin Amerika'nın diğer ülkelerine. Ama her yönüyle bize bir şeyler anlatıyor. Direnişi, gururu, özgünlüğü ve müziğiyle…
Ve belki de bu yüzden, Küba’ya yapılan bu turlar sadece bir seyahatten ibaret değil. Birer ruh yolculuğu aslında. İçinde tarih var, müzik var, halk var. Ama en çok da “başka bir dünyanın mümkün olduğu” hissi var.
Eğer siz de biraz cesaret edip kendi sınırlarınızın dışına çıkmak istiyorsanız; valizinizi hazırlayın, bir puro dumanının peşine takılın ve Küba’ya doğru yola çıkın.
Çünkü orada sizi bekleyen sadece bir ülke değil; başka bir yaşam biçimi var.