Her bayram tatili geldiğinde aynı sözleri duyar olduk: "Tüm işletmelerin pos cihazı mı bozuldu?" Hayır, sanırım pos cihazları birbirleriyle anlaşma içindeler ve hep aynı anda bozuluyorlar. Ne zaman bir mağazaya girsem, ne alışveriş yaparsam yapayım, pos cihazının bozuk olduğunu duymaktan sıkıldım artık. İşin tuhaf tarafı, bu durumun bayram tatillerinde daha sık yaşanması oluyor. Bir bayram tatilinde insanların daha fazla alışveriş yapması beklenirken, pos cihazlarının sürekli bozuk olması ne kadar anlamlı?
Bende artık duruma uyandım. Alışveriş yaptığım yerde şişirilmiş fiyatlar yerine cebimde bu kadar var olur mu dedim. Önce bir iki mırın kırın yaptılar ardına fatura isteğini belirtince paşa paşa kabul ettiler. Oturuyorsun bir restoranda yemeğini yiyorsun hesap istiyorsun. Uzatıyorsun kredi kartını... Hop oradan bir el pos cihazımız bozuk.
Tabelalara bir baksanız, sanki fiyatları mürekkep kurumamış bir kalemle yazmışlar gibi duruyorlar. İnsanlar, mağazalarda veya restoranlarda fiyatları kontrol ederken gözlerine inanamıyor. Bu durum, vatandaşları düpedüz aldatma girişimi. İnsanlar, bayram tatilinde zaten bütçelerine dikkat etmek zorunda kalırken, böyle bir karşılaşmayla karşılaşmak moral bozucu oluyor.Bayram için tatilcilere tatil bölgesinde esnafların oyunu adeta sinir bozucu hal aldı.
Bir de şu fiyat etiketlerine dikkat çekmek istiyorum. Bayram tatili için özel olarak değiştirilen fiyat etiketleri gördüm. İki gün öncesine kadar bir ürünün fiyatı 10 TL iken, bayram tatilinde birdenbire 20 TL olmuş. Herhangi bir açıklama yapılmadan, sanki insanların fark etmeyeceği düşünülerek fiyatlar yükseltilmiş. Bu tür taktiklerle insanları kandırmak bize has bir gelenek oldu sanırım.
Taksi ücretleri konusuna gelirsek, bayram tatillerinde taksi şoförleri sanki turist olduğumuzu düşünüyorlar. Hiçbir şey sormadan, rotayı uzatarak ve gereksiz yere turlatarak taksi ücretlerini artırıyorlar. Hem yerli hem de yabancı turistlere bu şekilde davranılması hoş bir durum değil. Bir turist gibi muamele görmek yerine, dürüst ve adil bir hizmet beklemenin hakkımız olduğunu düşünüyorum.
Otogar dışında yolcu indirme konusunda da büyük bir kaos yaşanıyor. Otogar dışındaki yolcu indirme yasağına rağmen, otobüs şoförleri ve servis araçları bu kuralı adeta hiçe sayıyorlar. Bu durum hem trafik sorununa yol açıyor hem de yolcuların güvenliğini tehlikeye atıyor. Trafik polislerinin de bu duruma sessiz kalması ise düşündürücü.
Mültecilerin plaj işgali meselesine de değinmek istiyorum. Evet, insani duygularla yaklaşmak gerekir ve yardım etmek önemlidir. Ancak, bir bayram tatilinde insanların dinlenmek ve eğlenmek için gittiği plajların mülteciler tarafından işgal edilmesi hoş karşılanacak bir durum değildir. Halk plajlarının birçok bölge de işgal altında olduğu gerçeği mevcut. Hal böyle olunca ücretli plajlar ise daha çekici oldu.
Gelelim yazımızın sonuna
Sosyal medyada oteller doldu taştı, kilometrelerce kuyruk oluştu. Başlıklı haberlerin altına hani ekonomi kötüydü yazan sevgili vatandaşlarım.
Turizmde Yatak Sayısı Artıyor: Gerçek Bir Ekonomik İyileşme mi?
Türkiye'de turizm sektörü, son yıllarda hızla büyüyor ve Nisan 2023 itibarıyla ülkemizdeki yatak sayısı 1,77 milyonu buldu.85 milyonluk bir nüfusa sahip olan Türkiye'de tatil bölgelerinde yaşanan yığılmalar göz ardı edilemez.
85 milyon nüfusa 1.77 milyon yatak sayısı düşmesi sizce ekonomi iyi olduğunun bir göstergesi mi? Yazlık evi olanları da bu sayıya eklersek ortaya çıkan rakamı düşünebiliyor musunuz?