Sandık günü yaklaştıkça, siyasi partiler ve adaylar kampanyalarını hızlandırmaya başladı. Her seçim dönemi birçok farklı tartışma, vaat ve söylemle dolu geçiyor. Ancak, birçok insan için en önemli şey, seçim sonuçlarına odaklanarak kendi geleceğini planlamaktır.
Bu seçim dönemi, ülkemiz için oldukça önemli bir seçim olacak. Cumhuriyetimizin 100. yılında yeni bir cumhurbaşkanı ve milletvekilleri seçilecek. Bu nedenle, ayak sesleri her zamankinden daha yüksek duyulacak.
Seçimin Ayak Sesleri Duyuldu Bir Kere !
Partiler, seçmenlerin dikkatini çekmek ve onları kendi tarafına çekmek için birçok farklı strateji kullanırlar. Televizyon reklamları, afişler, broşürler ve sosyal medya, en sık kullanılan stratejiler arasındadır.
Bunun yanına anketler de eklendi. En kolay kamuoyunu yönlendirmenin yolunun buradan geçtiğini fark ettiler bir kere. En iyi tahmini ben yaparım diyen anket şirketleri gerçekleşen son cumhurbaşkanlığı ve milletvekili seçimlerinde kazananı en yakın ben bildim diyen ORC anket şirketi muhalefetin adayına %7'lik bir hata yaptı. %7 yazıyoruz ama bu 4 milyon oy eder en az. En doğru tahmin 4 milyon oy farkıysa gerisini siz değerli okurlara bırakıyorum.
Seçimlerin ayak sesleri yalnızca siyasi partilerin kampanyalarıyla sınırlı değil. Seçim dönemi, insanların siyasi görüşlerini açıkça ifade ettikleri ve tartıştıkları bir dönemdir. Sokaklarda ve kahvehanelerde, insanlar siyasi konularda tartışırken, sokak röportajlarında seçimlerin ayak sesleri her geçen gün daha yüksek bir hale geliyor.
Ancak, seçimlerin ayak sesi herkesi etkiler. Siyasi liderlerin seçim vaatleri ve söylemleri, birçok kişinin yaşam koşullarını doğrudan etkiler. Seçim sonuçları, ülkemizin geleceği ve yönü hakkında önemli ipuçları verir. Ekonomik yatırımlara yön verir.
Siyasi partiler, seçmenleri etkilemek ve oylarını artırmak için birçok taktik kullanır. "Bu son seçim olabilir" korkusu, bu taktiklerden biridir.
Bu taktik, seçmenlerin seçim sonuçlarına olan ilgisini artırarak oy kullanmalarını sağlamayı amaçlar. Seçmenlerin "Bu son seçim olabilir" korkusu ile hareket etmeleri, seçim sonuçlarının etkisini artırabilir ve seçmenleri harekete geçirebilir.
Ancak bu taktik, aynı zamanda seçmenlerde umutsuzluk hissi yaratabilir ve siyasi partilerin itibarını zedeler. Bu nedenle, siyasi partilerin bu taktiği kullanırken, umutsuzluğa ve korkuya neden olacak şekilde abartılı ifadeler kullanmaması ve gerçekçi olmaları önemlidir.
Bu size bir yerden tanıdık geldi mi? Bu umutsuzluk bu, tükenmişlik. Evet aklınızda şuan bir şeyler aydınlandı. Aslında bu umutsuzluğu bizlere aşılayan kim çözdünüz değil mi?
Kimseye akıl verecek konumda değiliz.
Yine mi bu son seçim? Yine mi bir milat ! Bakmayın korku salan trollere. Siyasetçiler sık sık kullanıyor bu söylemi ve her seçimde de tutar. Bu sefer haklılar bu son seçim. Muhalefet içinde iktidar içinde bu son seçim.
- Ben dili yükseldi.
- Karşıt görüşler düşman ilan edildi.
- Farklılıklar ön plana çıkarıldı.
- Cumhurbaşkanı adayları netleşti
- 1 metre uzunluğunda pusulalar netleşti
- Şimdi kararsızların kararını vermesini bekliyoruz.
Sandığa gidin dilediğiniz partiye gönül rahatlığı ile oyunuzu verin. Demokrasi mücadelemiz daha ne yüzyıllar görecek.
Anayasal hakkını kullanan vatandaşa veya adaylara tepki gösterince en cumhuriyetçi en solcu sen olmuyorsun. Demokrasi alınan karara saygı duymayı gerektirir. İktidar partisine destek veren seçmeni küçümsersen, sadece muhalefeti bölmek istiyor diye seçime giren adayları yaftalarsan senin demokrasi mücadelene nasıl inanalım?
Sinan Oğan'a gelince bölmüyor, Muharrem İnce'ye gelince bölüyor. Oldu mu şimdi? Hiç tepki duydunuz mu iktidar cephesinden Sinan Oğan'a aday olma çağrısı. Cümleye bakar mısınız. Adaylıktan çekil. Aday olma. Bir kimsenin anayasal hakkına nasıl engel olabiliriz.Sandığa gitme, oy verme, seçme ve seçilme hakkını kullanma. Muhalif seçmenlerin daha güçlü bir demokrasi isteği ile destekleri adaya karşın bir başka adayın demokratik hakkını kullanmak istemesine neden karşı çıkar?
Bıkmadınız her seçim öncesi aynı söylemler. TRT bana yer vermiyor, Nagihan Alçı'nın karşısına adayını çıkart kavga ettir, Bay Kemal, Bay Recep, YSK neden fazla oy pusulası bastı.Yok evimde yabancı, Yok neymiş efendim iktidar sandıkla gitmezmiş.Kaos çıkarmış. Mış mişte mış mış.Seçime kadar kapatın televizyonlarınızı ve sosyal medyanızı. Aklınızı ve vicdanınızla sandığa gidin.
Evet eşit şartlar yok. Bu demek değil ki haklı mücadele ederken haksız yola başvuracaksın.Halkına bu kadar korku ve umutsuzluk aşılayıp nasıl zafer ilan edeceksin?
Bakmayın miting alanlarında bangır bangır müzik yok diyenlere. Televizyonlar aracılığyla önce salonlarımıza sonra akıllı cihazlarla cebimize kadar girdiniz. Gece gündüz televizyon ekranlarında bağırıyorsunuz zaten. Sosyal medyadan bağırıyorsunuz zaten. Hele bir de seçime 3-5 kala anket sonuçları aleyhte çıkarsa görecez o cümbüşü.
14 Mayıs gecesi seçim zaferi yapmaya çalışan son ses müzikli konvoyları görmeyecek miyiz?
Hadi spoiler vereyim bu sefer saatlerce uzun sürmeyecek. Benzinin litresi 6 TL idi. Bugün ise fiyatı 23 TL'ye dayandı. Kutlamada deponun doluluk oranına göre süresi kısalacak.
Aziz milletimizin ve tüm İslam Aleminin Ramazan Bayramı kutluyor sağlık ve huzur içinde nice bayramları görmek dileğiyle.